Türkiye'de İguanayı Doğru Beslemek
Iguanalar ülkemizde yaşayabilecek canlılar değil. Şahsen iguana satışının yasaklanmasından yanayım. Bu canlılar maalesef özvatanlarının dışında rahat edemiyor; çok bakım, zaman ve yer istiyor.
Bir iguananın bakımını bir süreliğine üstlendiğimde onu beslemekle ilgili hiçbir şey bilmiyordum. Ben de herkes gibi sıcak taş ve talaşla başladım ama hayvanın durumu düzelmeyince yanlış yaptığımı fark ettim. Veterinerlerimiz de iguana bakımı konusunda pek bilgili değiller. Bu yüzden bu küçük yeşil canlıya en iyi şekilde bakmak için araştırma yapmaya başladım. Öğrendiklerimin hepsini paylaşıyorum ki bir sebepten iguana satın almış veya başka birinden sahiplenmiş olanlarınız ona en doğru şekilde bakabilsinler.
İGUANANIN DOĞASI
Bu
rehberde Melissa Kaplan'ın “Iguana Care, Feeding &
Socialization” adlı çalışmasından faydalanılmıştır.
İguanalar
uyurken, dinlenirken hatta sinirlendiklerinde yaptıkları
komikliklerle sizi güldürür. Evcilleşmiş ve huzurlu bir
iguananın onu seven bakıcısına verdiği mutluluk büyük olur.
Sizinle adeta gözleriyle konuşur, onu sevmenize izin verdiğinde
siz okşarken mutluluktan gözlerini kapar. Elinizden yemek yerken
sizi büyüler. Bağımlısı olabilir, yanından ayrıldığınızda
onu çok özleyebilirsiniz. Ama iguana beslemek ve evcilleştirmek
kolay değildir. İguanaya bakıp bakamayacağınıza kendiniz karar
vermelisiniz.
Bir
iguana beslemeden önce bu kitapçığı okumanız karar vermenizi
kolaylaştırabilir. Veya kısa yoldan gidip “İguana Nasıl
Öldürülür?” kitapçığını okuyun.
Seyrine
doyum olmayan bu miskin canlı, aslında insan olsa pek de tercih
etmeyeceğiniz türden bencil bir arkadaştır. Sürekli bakım
ister. Şakadan anlamaz, hatta sinirlenir. Ortada sebep yokken sizi
kırbaçlayabilir, tam alışmışken sizden kaçabilir. Bakım
maliyeti en yüksek hayvanlardan biridir. Çocuklarla arası iyi
değildir. 14 yaşından küçük çocukların olduğu evlerde ve
gelecek 10 yıl içinde çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin
yanında (salmonella sebebiyle) iguana bakılması önerilmez. Eğer
çok istediği için çocuğunuza bir iguana alacaksanız, tüm
sorumluluğun size ait olacağını ve çocuğunuzun ona
bakamayacağını çok iyi bilmelisiniz. Ayrıca çok hassastırlar,
ihmal sonucu ölürler. Cinsiyetine ve dönemine göre arkadaş
canlısı olmadıkları da söylenebilir. Erkek iguanalar dişilere
göre daha hareketlidir. Ama kızışma dönemlerinde agresif kafa
sallama hareketleri yapabilir, adet dönemindeki kadın bakıcılarına
kur yapmak için saldırabilir, bazen ısırabilirler. Dişi
iguanalar ise daha ürkektir, saklanma ve dinlenme ihtiyaçları daha
fazladır. Üreme dönemlerinde yumurta bırakmak için yeri
eşelemeye başlarlar (Bu dönemde onlara bir kum kutusu
sunmalısınız). Erkekler kadar hareketli değildirler. Hangi cins
iguananın size göre olduğuna yine siz karar vereceksiniz.
İguananın
günlük faaliyetleri ısınmak, bir gün öncesinin yemeğini
sindirmek, daha fazla yemek yemek, güneşlenmek, biraz daha yemek,
biraz daha güneşlenmek ve uyumaktan ibarettir.
Güneşin
ilk ışıkları yaprakların arasından süzülmeye başladığında
iguanalar akşam uykularından uyanıp, güneşin ısısını emmek
için yüksek dallara çıkarlar. Birkaç saat sonra dışkılamaya
ve yemek aramaya hazır hale gelirler. Dallara tırmandıktan, yemek
aradıktan ve yedikten sonra akşamüstünün son ışıklarını
yakalamak için güneşlenirler. Akşam uykusuna dalmadan önce
yediklerini sindirecek kadar ısıya ihtiyaç duyarlar. Doğal
ortamda düşmanları, kendi türleri de dahil olmak üzere çoktur.
Yapılan araştırmalar, yırtıcılardan kaçmak dışında
iguanaların vaktin %90-96'sını hiçbir şey yapmadan geçirdiğini
göstermiştir.
Doğal
hayatta iguanalar 10-15+ yıl yaşar, ev ortamında iyi bakımla bu
sürenin 20 yıla uzayabildiği görülmüştür. Boyları 1.5-2
metreyi (dişiler erkeklere oranla daha ufak), ağırlıkları ise
9-10 kiloyu bulur. Jim Hatfield'ın Yeşil İguana kitabında 29
yaşına ulaşmış bir iguana resmi görebilirsiniz.
İGUANAYA
YUVA KURMAK
İguanaya
bir yuva kurmak sanıldığı gibi bir akvaryum, bir sıcak taş, bir
yemek kabı almak ve yere talaş dökmekten ibaret değildir. Aslına
bakılırsa bunlar tam da yapılmaması gerekenlerdir.
Evinizdeki
iguana, tutsak bir iguanadır ve yanında bulunmadığınız
zamanlarda da güvenli bir ortamda yaşamalıdır. Satın alacağınız
ısıtıcı ve nemlendiricilerin kaliteli olmasına dikkat edin. Ucuz
ürünler arıza çıkarabilir ve evcil hayvanınızı yakabilir.
Sıcak taş yüzünden yanan iguana sayısı bir hayli fazladır.
Sıcak taş yerine termofor kullanmanız daha iyi olur. İguananızın
yaşadığı ortamın sıcaklığı 25-28 C arasında olmalı,
güneşlenmek ve ısınmak için çıktığı dinlenme yeri ise 31-35
C olmalıdır. Elektrik kesintileri gibi kaçınılmaz durumlarda
sıcaklık gündüz 24 C'nin gece ise 21 C'nin altına düşmemelidir.
İguananız sıcaklığın uzun süre düştüğü ortamlarda kış
uykusuna geçer ve bir daha uyandırmanız mümkün olmaz. Çok
yüksek sıcaklıklar da iguananızın ölmesine sebep olabilir.
Sanılanın aksine iguanalar aşırı sıcak bir ortamdan kaçmak
yerine sadece ağzını açarak (köpeklerin solumasına
benzetilebilir) vücut ısısını dengelemeye çalışır ama bunu
tek başına başaramaz. Bu yüzden iguana yuvasının öncelikle en
sıcak yerinde sıcaklığı ve nemi ölçen bir termometre ile
higrometre (nemi ölçer) bulundurulması gerekir. Yine bu ölçüm
aletlerinin kalitelisinden, bulabilirseniz içerideki sıcaklığı
kablo ucundan ölçen bir dijital termometre satın alın ve alarm
taktırın.
Doğada
daha yaşlı iguanalar daha fazla güneş ışığının bulunduğu
ve daha kuru olan yüksek yerlerde yaşar. Genç iguanaların ise
daha nemli bir ortama ihtiyacı vardır. Nem oranı %70-80 arasında
tutmaya özen gösterilmeli, ne olursa olsun %65'in altına
düşmemelidir. Bu oran, odadaki normal nemin hayli üzerindedir.
En
sık yapılan hatalardan biri de iguana bakımına küçük
teraryumla başlamaktır. İyi bakılan iguananız kısa sürede
büyüyecek, dolaşmak için geniş bir mekana ihtiyaç duyacak ve
satın aldığınız teraryum ona yetmeyecektir. Bunun dışında
iguanalar alan hakimiyeti kuran hayvanlardır, ona sunduğunuz ortam
ne kadar küçük olursa, ortamına girdiğinizde o oranda
huysuzlaşacak ve varlığınızdan rahatsız olacaktır. Ona yemek
ve su veren elinizi bir istilacı gibi algılayabilir. Onu
yemeyeceğinizi anlaması zaman alacaktır. Bu yüzden henüz
ilişkinin başındayken her ikinizin de rahat etmesi için daha
geniş bir yuva kurmanız yararlı olur. Yuvanın içinde kendine
ait, herkesten kaçıp saklanabileceği bir odacığın bulunması,
özellikle beraberliğinizin ilk aylarında rahatlamasını sağlar.
Dişi iguanaların buna özellikle ihtiyacı vardır. Ortadan
kesilmiş ve içi boşaltımış bir ağaç kütüğü veya yine
ortadan kesilmiş bir saksı, plastik kova veya bu formda bir nesne
ihtiyacını karşılayacaktır. Bu odacık kuyruğunu olmasa da tüm
gövdesini sığdırabileceği büyüklükte olmalıdır. Uygun
biçimde kesilmiş kartonun üstünü yağmur ormanı yosunu ile
kaplayabilirsiniz. Bu yosun, yuva içindeki nemin korunmasına da
yardımcı olacaktır.
Kafesler
daha havadar bir ortam sağlasa da, ısıyı ve nemi içinde
tutmadığından, cam veya pleksiglas bir yuva onun için en
iyisidir. Doğramaların nemden çürümeyen bir malzeme olmasına
özen göstermek gerekir. Sürekli nemli bir ortamda ahşap
doğramalar çürüyecek ve iguananızın yaşadığı yuvada mantar
ve bakteri üremesine imkan sağlayacaktır.
İguana
yuvasının içindeki en önemli yer onun dinlenme, güneşlenme
yeridir. Burası yuvanın en sıcak yeri olmalı ve yukarıda bir
yere yerleştirilmelidir. İguana yediklerini sindirmek için buraya
çıkacak ve günün büyük kısmını burada geçirecektir. Aşağıya
sadece yemek yemek, dışkı yapmak ve serinlemek için iner.
Güneşlenme yerinin üstüne yerleştireceğiniz ısıtıcı ve
ışığı iguananıza değmeyecek şekilde yerleştirmelisiniz. Bu
konuya daha sonra değineceğiz.
İguananızın
yuvasını yerleştireceğiniz oda önemlidir. Televizyonun, müziğin
bangırdadığı, çocukların etrafta koşuşturduğu, köpeklerin
havladığı bir yerde iguananız korkacak ve strese girecektir.
Onları gözden uzak bir yere, garaja, çok soğuk, çok sıcak, çok
karanlık veya çok sessiz bir yere de koymamalısınız. Siz onları
nasıl seyretmek istiyorsanız onlar da sizi seyretmek ister. Tutsak
hayvanlar küçük ortamlarda kolay sıkılır ve uyuşuklaşırlar.
İguananızı pencereye yakın, dışarıya bakabileceği bir yere
yerleştirin. Hareket onların dikkatini çeker. Kuşları ve
kelebekleri çeken bir bahçeye baktıklarında daha mutlu
olacaklardır. Yuvasını, insanların daha sakin hareket ettiği ve
iguananın uyku saatinde daha az ışık yakılan bir odaya
yerleştirin.
İguanalar
gündüz ağaç dallarına inip çıkmayı, geceleri ise tıpkı
insanlar gibi düz uzanarak yatmayı sever. İguanalar yukarıya
tırmandıkları ve sizi yukardan gözlemledikleri yuvalarında rahat
ederler. Bu yüzden yuvası, tırmanabileceği kadar yüksek ve
kıvrılmadan, uzunlamasına yatabileceği kadar geniş olmalıdır.
Yuvanın içinde sıcaklığın daha düşük olduğu yerler ve bu
yerlerde uzanabileceği zeminler sağlamalısınız. Cam teraryumlara
ağaç dallarını tutturmanız mümkün olmayacağından, cama
vantuzlarla tutturacağınız hamak benzeri zeminler
oluşturabilirsiniz. İguananız büyüdüğünde vantuzlar
ağırlığını taşımaya yetmeyecektir. Yatacağı yeri fazladan
doğramalarla veya ağaç kütükleriyle desteklemeniz gerekir. Eğer
gerçek ağaç kütüğü kullanacaksanız, içinde böcek
yuvalarının kalmaması için kütüğün kabuklarını soymalı,
kaynatmalı, büyükse fırında 120 derecede 2-3 saat pişirmeli ve
çok iyi temizlemelisiniz. Eğer fırınlayamayacağınız kadar
büyükse çamaşır suyuna bastırın (4lt suya 120 ml çamaşır
suyu), sonra temiz suda 1 gün bekletin. Kullanmadan önce 2-3 gün
güneşte kurutun.
Rahatça
yükseklere tırmanamayan dişi iguanalar yumurta bırakmakta
zorlanır ve hastalanırlar. İguananız 1 yaşına geldiğinde ona
1.80 yüksekliğinde, 1 m derinliğinde bir yuva hazırlamanın
zamanı gelmiş demektir. Yuvanın eni ise, her yaşta iguananın
boyunun 1.5-2 katı olmalıdır. Aşağıdaki tablo iguananızın
yaşına göre ihtiyaç duyacağı yaklaşık genişlik ölçülerini
gösterir.
YAŞ
|
İguananın
Boyu (cm)
|
1.5*
(cm)
|
2*
(cm)
|
1
|
69
|
104
|
138
|
2
|
90
|
135
|
180
|
3
|
107
|
161
|
322
|
4
|
122
|
183
|
366
|
5
|
152
|
228
|
456
|
6
|
168
|
252
|
504
|
7
|
183
|
275
|
550
|
Yukarıdaki
tablodan da anlayabileceğiniz gibi, birçok kimse yetişkin iguanası
için evinin bir odasını ayırmakta veya iguanasının evde
serbestçe dolaşmasına izin vermektedir. Fakat serbest dolaşan
iguananızın kazayla yabancı bir cisim yutmaması veya kendine
zarar vermemesi için sürekli dikkatli olmanız gerekecektir.
İguanalar sadece görerek değil, diğer sürüngenler gibi diliyle
tadına bakarak nesneleri tanırlar. Dilleri yapışkandır ve
yabancı cisimleri çok kolay yutarlar. Sindirim sistemleri yabancı
cisimleri dışkı yoluyla atamaz, tıkanır ve iguananız
hastalanır, hatta ölür.
İguana
yuvasının zemininde ceviz kabuğu, talaş, mısır koçanı, kum,
çakıl taşı, kedi kumu, silikon veya yutabileceği malzemeler
kullanılmamalıdır. Mısır, iguanaya asla verilmemesi
gereken besinler arasındadır. Bu malzemeleri ne kadar dikkat
ederseniz edin, yutacaktır. Sindirim sistemi tıkandığında,
susuzluk da beraberinde gelir, karnında gaz birikmeye başlar,
yediği besinler bağırsaklarında çürür ve yeşil dostunuz
hastalanarak ölür. Zamanında veterinere yetiştirilip ameliyat
edilen iguanaların midesinden bozuk para, ipek çamaşır, kedi
köpek kılı, boncuk, prezervatif, balon, raptiye vs. çıkmıştır.
Yonca peletleri ıslatılarak kullanıldığında aralarında en
masum olanıdır ama kuruduğunda fazla oranda su tutacağından,
yediğinde hayvanınızın susuzluk çekmesine neden olur. Tutsak
iguanalar zaten doğal ortamlarındaki neme kavuşmadığından bir
miktar susuzluk sürekli çekmektedirler. Satın alacağınız ürün
özellikle iguanalar için üretilmiş olsa bile bu anlatılanları
hatırınızda tutmalısınız. Suni çim, çim halı, kasap kağıdı,
saman kağıt, şarküteri kağıdı veya kağıt havlu
kullanabilirsiniz. Mürekkebi yüzünden gazete kağıdından,
parçalanıp yutmasına olanak sağlayacağından tuvalet kağıdından
uzak durmalısınız. İguananız her gün dışkı yapacağından
zemin malzemesini her gün temizlemelisiniz.
HAREKET
İguanalar
tırmanmaya bayılır, bu yüzden onlara tırmanabileceği dallar,
iyi tutturulmuş halatlar veya havlular sunun. Ağır kütükler
düşüp iguananızı ezebilir, onları çok iyi tutturmalısınız.
Bunu yaparken iguananızın hareket edeceği ortamı daraltmamaya
özen göstermelisiniz. Sadece sevdikleri için değil, uyuşuklaşıp
ölmemeleri için onları hareket edecekleri kadar büyük bir
ortamda yaşatmalısınız. Ayrıca çok iyi yüzücülerdir. Yuvasının alt kısmında kendi başına girip çıkabileceği bir havuz bulundurabilirseniz mutluluk renginde yemyeşil parlayan bir iguananız olur. Havuzun büyüklüğü de iguananız içine girip kuyruğunu kıvırarak yüzebileceği kadar olmalıdır. Bunu sağlayamazsanız haftada bir kez küvete sokabilirsiniz.
UYKU
SAATİ
İguanalar
başlarını yastık gibi kullanacakları bir şeye yaslayarak uyur.
Doğada bu yastık bir başka iguanadır. Pekçok iguana sahibi
onların yastıklardan hoşlandığını keşfetmiştir. Uzanıp
yattığı yerde içi doldurulmuş bir çorap veya küçük bir
yastık hoşuna gidecektir. Kullandığınız kumaş koparıp
yutamayacağı cinsten olmalıdır. Yastığını belirli aralıklarla
temizlemeli ve yıkamalısınız. İguanlar 12
saat gece 12 saat gündüz döngüsünde yaşar, bu döngüyü
bozmamaya özen gösterin ve ışıkları otomatik bir
zamanlayıcıyla her gün aynı saatlerde yanıp sönecek şekilde
ayarlayın.
IŞIK
Işık
iguananıza sağlayacağınız en zor ve en önemli yaşam
ihtiyacıdır. Eğer doğru ışığı verirseniz, sağlıklı bir
iguananız olur. Yanlış yaparsanız davranış sorunları, sık
görülen hastalıklar ve kırık kemiklerle karşılaşabilirsiniz.

Floresan
lambalar 6 ayda bir, halojenler yılda bir kez değiştirilmelidir.
Floresanların kenarlarında siyah çizgiler gördüğünüz zaman
değiştirme zamanı gelmiş demektir. İhtiyaç duyduğu UVB 280-315
nanometre arasındadır. Yerleştireceğiniz floresan lamba iguananın
dinlenme, güneşlenme yerine en fazla 25 cm uzaklıkta olmalıdır.
Işık daha uzağa etki etmez.Bu yüzden dar yuvalar iguanalar için
uygun değildir. Başı ve gövdesinin bir kısmı UVB alırken,
kuyruk kısmı ışınlardan faydalanamaz.
İguanaların
skotofaz denilen karanlık süreye ve fotofaz denilen aydınlık
süreye ihtiyaçları vardır. Bu iki döneme fotoperiyod denir.
Tropik ortamda iki süre neredeyse birbirine eşittir, yani 12:12
skotofaz ve fotofaz süresine ihtiyaç duyar. Eğer bu konuda
hata yaparsanız iguananın stres seviyesi yükselecek, bağışıklık
sistemi ve endokrin fonksiyonu, sindirim sistemi, büyümesi ve
çiftleşme dönemi davranışları bozulacaktır. Nörokimyasal ve
endokrin süreçleri geceleri çalıştığından, beynin iç saati
karanlığı beklediğinde hala aydınlık olursa bu süreçler
çalışmaz. Yine aydınlık süresi azaldığında uyku bozuklukları
başgösterir. Sabah 6 gibi uyanırlar. İştahlarının en açık
olduğu ve yemek bekledikleri saat uyandıktan 1-2 saat sonrasına
kadardır. Onların sizin rutininize alışmasını bekleyemezsiniz,
siz onlara uyum sağlamak zorundasınız. Akşam eve geldiğinizde
iguananızı uyanık görmek istiyorsanız sabah 6, akşam 6 yerine 1
saat kaydırarak sabah 7 akşam 7 rutinine geçebilirsiniz. Ama daha
fazla kaydırmayın.
Akşamları
iguanaların hiç ışığa ihtiyacı yoktur. Isınmak için ampul
kullanmak bu yüzden doğru olmaz. Yuvasındaki her ışığı
kapatmalısınız. Ancak ayışığı veya sokak lambasının onlara
bir zararı olmaz. Hatta gece bir şekilde aniden uyanırlarsa bir
miktar zayıf ışık kendilerine zarar vermelerini engelleyecektir.
Gece uyuyan sürüngenler için üretilmiş özel gece lambalarından
kullanabilirsiniz. Ama akşam da olsa yuvasının içinde gerekli
ısıyı sağlamalısınız.
İguananızı
oturma odanızdan başka koyacağınız yer yoksa, ya akşamları en
geç 10'da ışıkları kapatacaksınız ya da yuvasının üstünü
bir örtüyle kapatacaksınız (yanmamasına özen gösterin). Ama
sabah onunla aynı saatte uyanıp örtüsünü açmak
zorundasınız. Dışarı çıkmak isteyen iguananız
ısıtıcaları çekiştirip yangın çıkarabilir. Işığı kapatıp
televizyonu açık tutmanız rahatsız edicidir çünkü iguanalar
gözleri kapalıyken de hareketleri algılar ve uyku bozukluğu
çeker.
Yazın
ve ilkbaharın sonlarında iguananız doğrudan güneş ışığı
alabiliyorsa (arada cam, plastik vs olmadan) UVB lambasını daha
kısa sürelerde çalıştırabilirsiniz. Dişi iguanalar 18 aylık
olmadan yeterli kalsiyum aldığını, metabolizmasının sağlıklı
çalıştığını ve yumurtlayabileceğini kontrol ettirin.
İguananıza
daha fazla UVB sağlamak için solaryum lambaları, cıva buharlı
ampüller ve fototerapi lambaları kullanmayın. Bunlar yüksek
oranları sebebiyle hem size hem de iguananıza zarar verecektir.
İguanalar doğal ortamlarında bu derece yüksek UVB almazlar. Siz
ise kanser bile olabilirsiniz. Piyasada iguanalar için gerekli
UVB'yi sağladığına dair reklam yapan firmaların bazıları bu
alanda hiç denetim olmadığından yanıltıcı bilgi verebiliyor.
Bu konuda daha fazla bilgi edinmek için araştırma yapmanız iyi
olur. Bazı sitelerde çeşitli markaların ölçümlerini yapan
kullanıcılar ampüllerle ilgili bilgileri paylaşmaktadır.
SICAKLIK

Deri
değiştirmek üzere olan iguanalar daha serin yerleri tercih
edebilir. Stres altındaki iguanalar da daha serin yerleri tercih
ederler.
İguanalar
çok sıcağı fark edemezler. Terleyemediklerinden kendilerini
soğutmak için yapabilecekleri tek şey solumaktır. Böyle bir
durumda, iguananızın üzerine ılık su sıkmalı ve onu daha serin
bir yere koymalısınız, yoksa aşırı sıcak onun için ölümcül
olur. Serinlemek için daha serin bir yere çekilen iguana orada
uyuyabilir ve hipotermiden ölebilir. Hipotermi geçiren bir iguanayı
hemen alıp güneşlenme yerine koymamalısınız.
Bu da onları öldürebilir.
Isınma
taşları ve sıcak dallar sadece para tuzağıdır. Sıcak taşlar
her yıl yenilenmiş bir modelle piyasaya sürülse de, ortamı
ısıtmaz ayrıca kısa sürede bozulur ve iguananızı yakar. Sıcak
dallar da aynı şekilde ortamı ısıtmaktan yoksundur. Zaten kısa
süre sonra büyümüş olan iguananızı taşıyamazlar.
İguananızın
güneşlendiği zeminde insanlar için üretilmiş elektrikli
minderlerden kullanabilirsiniz. Akkor ampüller veya seramik
ısıtıcıları (ışık vermez ama plastiği eritecek kadar çok
ısınırlar, porselen duy kullanmalısınız) gündüz istediğiniz
sıcaklığı vermek için kullanabilirsiniz. Seramik ısıtıcılar
koni şeklinde sıcaklık yayar. Bu koninin en geniş yeri, yani sonu
38 cm çapındadır. İguananız bu koninin altında yatacaksa, 60
watt'lık bir seramik ısıtıcıdan 20 cm; 75 watt'lık ısıtıcıdan
25 cm; 100 watt'lık ısıtıcıdan 30 cm uzakta olmalıdır. Bu
mesafeden daha uzağa gittikçe sıcaklık dağılır. Küçük
yuvalarda infrared dalgalar sert yüzeye çarparak ortama yayılır,
bu sebeple daha büyük yuvalarda veya dışarıda seramik ısıtıcılar
sadece güneşlenme yerini ısıtmak için kullanılabilir, tüm
yuvayı ısıtmakta faydalı olmaz. Daha büyük yuvalarda çiftlikler
için satılan domuz battaniyeleri veya duvara monte edilmiş
elektrikli battaniyeler kullanılabilir.
Yuvanın
içinde ısının yukarıdan aşağıya doğru azalması gerektiği
unutulmamalıdır.
Güneşlenme
yerinin dışında, yuvanın en soğuk yerine de bir termometre
yerleştirmeniz iyi olur. Bir elektrikçiden yardım isteyerek tüm
ısıtıcılarınıza alarm taktırabilir veya fazla ısındığında
kendiliğinden kapanmasını sağlayabilirsiniz.
YEMEK
İguanalar
otoburdur ve asla etle ve diğer evcil hayvan yemleriyle
beslenmemelidir. Bazı durumlarda iguanaların böcek yediği
gözlemlenmiştir ancak bu doğal yaşam alanında bulunmayan ve
açlık çeken iguanaların davranışıdır. Onlara kedi, köpek
maması verilmemelidir. Doğal ortamlarında bahar geldiğinde
protein oranı yüksek yeşil yapraklardan yerler. Ama bu proteini
karşılamak için onlara asla süt
ürünleri, yumurta, beyaz et veya kırmızı et verilmemelidir.
Hayvansal proteinle beslenen iguanalar böbrek yetmezliği yüzünden
erken ölürler. Proteinle beslenen iguanaların 5-7 yaşlarında
öldüğü gözlemlenmiştir.
İguananın
beslenmesinde yağ oranı en fazla %10-12 olmalıdır. Bu yüzden
onlara soya fasulyesi ve nohut nadiren verilmelidir.
İguananıza
nadiren, mümkünse hiç vermemeniz gereken bir besin maddesi de
tofudur. Protein oranı yüksek olmasına rağmen guatrojen içerir
ve bu iguananızın guatr olmasına sebep olur.
İguananızın
diyetinde bulunması gereken en önemli besin maddesi olgun
alfalfadır.
Kaba yonca olarak geçer. Olgun alfalfada %15 protein
bulunur, kalsiyum-fosfor oranı ise 6:1'dir. Ama alfalafa filizleri
aynı değildir, ayrıca iguananızı hasta edebilir. Son zamanlarda
ülkemizde insanlar için üretilmiş alfalafa çayları, kapsül ve
tabletleri bulmak mümkündür. Tavşan yemi olarak satılan alfalafa
peletleri satılmaktadır. Ayrıca büyükbaş hayvanlar için balya
halinde de satılır. İguanalar için özel üretilmiş alfalfaların
içinde soya, hayvansal protein, %10'dan fazla yağ, buğday, mısır
olmadığını içindekileri okuyarak kontrol edin. Ayrıca peletleri
asla kuru vermeyin, ıslatın. Susuzluğa sebep olur.
İguananızı
sebzeyle beslemelisiniz. Yıl boyunca ona 50
farklı sebze vermelisiniz. Doğal ortamlarında bazı tür
bitkileri yemek için çok uzun yol kat ettikleri gözlemlenmiştir.
Ama
yanlış yapmamalısınız. Brüksel lahanası, brokoli, kıvırcık
salata, kıvırcık lahana, kabak, salatalık (hıyar), marul, çin
marulu besin değeri açısından hiçtir. İguananız uyuşuklaşır,
kas ve eklem ağrıları olur. Bu sayılanları ona vereceğiniz
salatanın içine katabilirsiniz ama beslemek için vermeyin.
Bazıları su içmeyen iguanaların su ihtiyacını karşılaması
için salatasının içinde faydalı olur. Size iguananızın ihtiyaç
duyduğu suyu yiyeceklerden aldığı söylenecektir. Bu kısmen
doğrudur. Doğal ortamda iguanalar yağmuru, çiçeklerin üstündeki
çiğ damlalarını ve içinde yüzdükleri suyu büyük miktarda
içerek su ihtiyacını karşılar.
Kalsiyum
iguanalar için çok önemlidir. Yeterli kalsiyumu alamayan
iguanalarda MBD denilen metabolik kemik hastalığı görülür ve
şekil bozukluklarına yol açar, kemikleri gelişmez. Bu hastalıkta
kemikler sünger gibi olur. Hastalık ilerlediğinde çene yumuşar
ve içine çöker. İguana tırmanmaktan, hatta ayakları üstünde
durmaktan aciz hale gelir. Vaktinde müdahale edebilersiniz doğru
beslenme ve UVB ile tedavi edebilirsiniz.
Oksalat
iguananın beslenmesinde dikkat edilmesi gereken bir unsurdur.
Kalsiyumu bağlar (yani yediklerinden aldığı kalsiyumun faydasını
göremez) ve MBD'ye yol açar. Ayrıca eklem yerlerinde ve yumuşak
dokuda minik kristallarin depolanmasına sebep olur. Bu yumuşak
dokular vücudun çalışmasını sağlayan organlarda oluşursa,
vücut fonksiyonlarına yerine getiremez; kas dokularında veya
eklemlerde oluşursa acıya yol açar ve iguana hareket edemez.
Ispanak, van muzu (ışgın, uçkun),
pancar, maydanoz, pazı yüksek
oranda oksalat içerir.
İguana
diyetinde kalsiyum-fosfor oranı 2:1 olmalıdır ama sadece bu orana
sahip sebzeleri vermekle onu doğru beslemeyi başaramazsınız.
Haftalık beslenmesinde genel olarak bu oranı tutturmaya çalışın.
İguananın kalsiyumdan başka life, vitamine, proteine, minerale ve
antioksidanlara ihtiyacı vardır.
Dondurulmuş
sebze kullanabilirsiniz ama yeşil yapraklı sebzelerde tiyamin
bozulmuş olur. Eğer iguananızı haftanın çoğu günü
dondurulmuş sebze ile besliyorsanız ona fazladan tiyamin verin.
Diğer B vitaminleriyle birlikte tiyamin onun stresini azaltacak,
büyümesini sağlayacak ve sindirimini kolaylaştıracaktır.
Tiyamin suda çözünen bir vitamin olduğundan fazlası idrar
yoluyla atılacaktır. Tiyamin eksikliğinin en büyük belirtisi
titremeler ve kısmi felçtir. Çoğu veteriner tiyamin
eksikliğini kalsiyum yetersizliğiyle karıştırır ve kalsiyum
takviyesi yapar. Bu yanlış tedaviyle iguananız daha kötü olur,
siz de üzülürsünüz.
Siz
en iyisi dar vaktinizde iguananıza hemen verebileceğiniz salata
karışımlarını kilitli poşetlerde buzdolabında saklayın.
Birkaç gün geçtikten sonra bu poşetlerin içini yenileyin ki su
ve vitamin kaybı olmasın. Dondurulmuş sebzelerden çokça
veriyorsanız, herhangi bir eczaneden satın alacağınız B1
vitaminini ezip bir çimdik salatasının üstüne gezdirin,
tabağında sadece dondurulmuş sebze varsa yarım tablet verin. B1
ihtiacını karşılamak için bira mayası vermeyin.
Meyveler
iguana için çok da besleyici değildir. Kalsiyum ve protein oranı
düşük, fosfor oranı yüksektir. Kavun, susuzluk çeken bir iguana
için iyi olsa da, sadece su ve şekerden ibarettir. İguananıza
verebileceğiniz meyveler mango,
papaya, armut, yaban mersini, kiraz, vişne, çilek ve incirdir.
Kalsiyum oranı yüksek olan incirdir. Kuru inciri
önceden suda bekletip ıslatın. Yavru iguanaya incir verirken
çekirdeklere dikkat edin, boğazına takılabilir.
Meyveler
iguana diyetinin %10'unu oluşturmalıdır. Fazla besleyici olmasa da
yemeğe çekicilik, renk ve tat katar. Meyveleri gün arasında ödül
olarak verebilirsiniz. Muza bayılırlar ama kabızlık çeken
iguananıza vermeyin.
Salataya
fesleğen, kişniş, mercanköşk (keklikotu) katabilirsiniz.
İguananıza
bazı çiçeklerden ve yapraklarından verebilirsiniz. Bahçenizde
karahindiba yetişiyorsa
çiçekleri tohuma dönmeden koparıp bir miktar verebilirsiniz.
Kendi yetiştirdiğiniz bezelye ve yeşil
fasulye yapraklarından, gül yaprağından verebilirsiniz.
Ayrıca amber çiçeği, latin güzeli (latin
çiçeği) ve menekşenin çiçek ve yapraklarından
yiyebilirler. Gül ve hercai menekşenin
çiçeklerinden verebilirsiniz. Bu çiçeklerin çiçekçiden
gelmemiş olmasına ve üzerine ilaç sıkılmamış olmasına
özen gösterin.
Temel
Salata
Bu
salatayı önceden hazırlayıp, havası iyice boşaltılmış
kilitli poşetlerde buzdolabında 5-7 gün saklayabilirsiniz. Yeşil
sebzeleri iyice yıkayıp suyunu süzdürün.
Salatanızda
alfalafa, en az bir yeşil ve bir turuncu sebze (ve yaban havucu) ve
bir meyve bulunmalı. İguananız bu salatayı çok iştah açıcı
bulmazsa yeşil sebze miktarını azaltıp, yemeye başladıktan
sonra yavaş yavaş arttırın.
Yeşil
sebzeler: Çöpleri ve kılçıkları ayıklanmış yeşil
fasulye, bezelye, sultani bezelye. İyice yıkayıp küçük
parçalar halinde doğrayın. Güzel kokması ve daha çekici
görünmesi için arasına brokoli, brüksel
lahanası filizi ve çin lahanası karıştırabilirsiniz.
Turuncu
sebzeler: Kış kabaklarıdır, kestiğinizde içi turuncu
renktir. Balkabağı, uzun kabak, ampul kabak,
kara kabak, Osmanlı kabağı ve Türk sarığı kabağı
verebileceğiniz turuncu sebzelerdendir. Yaban havucu da
verebilirsiniz. Kolay rendelemek için mikrodalgada
yumuşatabilirsiniz. Kabak çeşitlerini görmek ve tohumlarından
kendiniz almak isterseniz bakınız
http://www.yerlitohum.com/gdosuz-geleneksel-yerli-cins-kabak-cesitleri-ve-fiatlari.html.
Yalnız havuç ve tatlı patates oksalat içerir, bu yüzden nadiren
verin. Hint yer elması vermeyin. Zucchini denilen dışı koyu
renkli yemeklik kabak ise pek besleyici değeri olmadığından
sadece su ve tat vermesi açısından kullanılabilir. Ülkemizde
bulunmadığından, iguananıza yedirebileceğiniz İngilizce
isimleri verilmiş kabakların resimlerine internetten bakabilir ve
tohumlarından sipariş edip kendiniz yetiştirebilirsiniz: Delicata,
hubbard, kabocha, spaghetti, crookneck, scallop. (Sayılan kabak
çeşitlerinin tümünün tohumlarını internetten yerli sitelerden
sipariş vermeniz mümkün. Çoğu son donlardan sonra ekilir.)
Diğer
sebzeler: Çok küçük miktarlarda başka sebzelerden de
verebilirsiniz ama oksalat içerdiğinden aşırıya kaçmayın. Bu
sebzeleri temel salatanızın yerine değil ona ek olarak
vermelisiniz. Mantar,
dolmalık biber, soğan, yeşil soğan, diğer köklü sebzeler,
kaktüs yaprağı, yıldız meyvesi (carambola), kuşkonmaz
verebilirsiniz.
Meyveler:
Meyve salatanın içinde tat ve nem vermesi için kulanılmalı.
Ahududu, yaban mersini, çilek, armut, erik,
incir, mango, papaya, kiraz, kayısı, kivi, dut, kavun, firavun
inciri verebilirsiniz. Kalsiyum oranı en yüksek olan
incirdir. Kuru incir verecekseniz ıslatıp yumuşatın. Kavun
gibi meyvelerin kabuklarını, armut gibi meyvelerin çekirdeklerini
vermeyin, katı meyveleri rendeleyin veya çok küçük parçalar
halinde doğrayın.
Alfalfa:
Alfalfayı salataya eşit miktarda karıştırmalısınız.
Eğer tablet kullanacaksanız ezip toz haline getirin. Kapsül
kullanacaksanız, içindeki tozu salataya karıştırın kapsüllerini
atın. Çayını kullanacaksanız çay poşetini yırtın ve içindeki
yaprakları salataya karıştırın. Pelet kullanacaksanız salatanın
suyunda eriyip erimediğine bakın, erimiyorsa suda eritmeyi deneyin,
eğer suda da erimiyorsa o ürünü kullanmayın. Alfalfayla
karıştırdığınız salatayı buzdolabı poşetinde
saklayabilirsiniz. (alfalfayı balya halinde satın alabileceğiniz gibi daha az miktarları bazı petshoplardan da temin edebilirsiniz www.nazarpetshop.com)
Multivitamin
ve Kalsiyum takviyesi: Vereceğiniz kalsiyum ve vitamin
takviyesi yedirdiğiniz yemeğin kalitesine, iguananın yaşına ve
sağlığına göre değişir. Genelde salataya vitamin karışımından
bir veya iki çimdik karıştırmalısınız. Eğer ihtiyacı varsa
tiyamin (B1) takviyesi de yapmalısınız. Salatayı hava almayan bir
poşette buzdolabında saklayabilirsiniz.
YAŞI
& SAĞLIK DURUMU
|
MULTIVITAMIN/HAFTALIK
|
KALSİYUM/HAFTALIK
|
1
yaşından küçük
|
4-5
*
|
7
*
|
1-2
yaş
|
3-4
*
|
5-6
*
|
2
yaş üstü
|
2-3
*
|
4-5
*
|
Kızışma
öncesi & gebelik
|
2-3
*
|
5-6
*
|
Hasta/
çok zayıf, >1 yaş
|
3-4
*
|
5-6
*
|
Vitamini
salatanın üstüne serpmek yerine iyice karıştırın.
Eğer
iguananıza hazır yemlerden veriyorsanız bu vitaminleri eklemenize
gerek yok ama hazır yemlerin susuzluk çektireceğini, iştahsızlık
yapabileceğini, çok iyi beslemeyeceğini bilmelisiniz. Kuru yemleri
ıslatmayı unutmayın.
Salatanızın
ölçüsünü şu şekilde ayarlayabilirsiniz (3-4 öğünlük):
½
kase yeşil fasulye, iyice doğranmış
½
kase turuncu kabak, iyice doğranmış
1
ortaboy yaban havucu, iyice doğranmış
¼
kase meyve, iyice doğranmış
alfalfa
multivitamin
ve kalsiyum takviyesi
Yaban
havucu bulamazsanız ½ kase iyice doğranmış kuşkonmaz ile ½
kase pişmiş ve iyice doğranmış lima fasulyesi verebilirsiniz ama
uzun süre bu şekilde devam etmeyin. Kuşkonmazda oksalat bulunur.
Alfalfayı
tavşan peleti halinde verecekseniz 1/2 kase, toz veya çay
verecekseniz ¼ kase.
İyice
doğrayın ama püre haline getirmeyin. Rendeleyebilirsiniz. Çoğu
iguana pişmiş pirinç büyüklüğünde verdiğiniz yeşillik ve
sebzeleri yiyecektir.
Yemeğini
vereceğiniz kabın çok derin olmamasına dikkat edin. Kağıt veya
köpük tabak kullanmamaya özen gösterin, iguananız yanlışlıkla
yiyebilir.
Ne
miktarda yemek vereceğinize karar veremiyorsanız, yavru iguanaya
öğün olarak bir yemek kaşığı vermekle başlayın. Yemeğinin
hepsini yiyorsa yavaş yavaş arttırabilirsiniz. İguanalar balık
gibi değildir, iyice doyduktan sonra fazlasını yemezler. Yavru
iguanalar geceleri uyanıp yemek yiyebilirler. Her 4-6 haftada bir
iguanalar deri değiştirir. Bu dönemde iştahları kesilebilir.
Günün ilk ışıklarıyla birlikte iştahları daha açık
olacaktır, taze yemeğini sabahın erken
saatlerinde vermeye özen gösterin.
İguanalar
doğal ortamlarında da muz ve incir yerler. Bunun dışındaki
yemeklere ilk başta iştah duymayabilirler. Eğer iguananız
verdiğiniz salatadan yemiyorsa temel salatayı sabah verin,
yeşillikleri öğleden sonra verebilirsiniz. İguananızın
verdiklerinizi yemeye başlaması haftalar alabilir. Sabırlı olun.
Yeşil
yapraklılar: Koyu yeşil yapraklı sebzeler hem besleyici hem de
yemesi eğlencelidir. Çoğu kimse yaprakları iyice doğrar ama
kancalarla veya vantuzlarla yaprakları yuvasının duvarlarına
asabiliyorsanız onun için daha ilgi çekici olur. Kara
lahana, hardal otu (çiçekleriyle), karahindiba (çiçekleriyle),
hindiba, su teresinden birini her gün verin. Karahindiba
yeşillikler içlerinde en iyisidir. Marul gibi yeşil yaprakları
sadece acil durumlarda, iguananız çok susuz kalmışsa verin. Göbek
salata ve kıvırcık salata hiç vermeyin, alışmasın, besin
değeri hiç yoktur.
Bazı
kaynaklarda ekmek, makarna, pirinç
verebileceğinizi söyler, hiç vermeseniz daha iyi olur. İguananızda
böbrek yetmezliğine yol açar.
İguananızın
önünde bozulmuş, çürümüş yemek bırakmayın, değiştirin ve
tabağını iyice yıkayıp durulayın. Salatanın daha uzun süre
dayanmasını istiyorsanız, buz kalıplarında dondurduğunuz minik
porsiyoları tabağına koyabilirsiniz, yavaşça eriyecek ve
tabaktaki salatayı uzun süre taze tutacaktır.
Elle
besleme
Elinizden
yemesi sizin için eğlenceli bir deneyim olsa da, bazı iguanalar
elle beslenmeye alıştığında tabağından yemeyi reddeder. Evde
olmayacağınız zamanlarda, ona bir başkası yemek verecekse bu
durum sorun yaratabilir. Evde olmamanız veya onun günlük
alışkanlıklarındaki her türlü değişiklik iguanayı strese
sokmaya zaten yeter.
İguanaların
damak tadı zaman içinde değişir. Bir zamanlar çok sevdiği bir
yiyeceği yemek istemeyebilir veya yüzüne bakmadığı bir
yeşilliği yemeye başlayabilir. Yeni yemeklere alışması bazen
haftalar alabilir. Siz pes etmeyin. Farklı sebzeleri temel
salatasına karıştırmaya devam edin.
İguananız
sorunsuzca tabağından yiyorsa, onu elle beslerken ödül
yiyeceklerden verebilirsiniz.
Su
İguana
su ihtiyacı duyan bir canlıdır. Yuvasında bir kap temiz su daima
bulunmalıdır. Su içerken başını içine sokmayı sevdiğinden
kolay deviremeyeceği bir kap olmalıdır. Eğer yuvasında içinde
yüzebileceği bir küvet olacaksa, suya girdiğinde rahatladığını
ve dışkı yaptığını unutmamalısınız. Bu suyu içmemelidir.
Küvetinin hemen yanında bir temiz su kabı bulundurmalısınız. İguananızın kendi küveti olmayacaksa, yüzme ihtiyacı olduğunu lütfen unutmayın. Onu kendi küvetinizde yüzdürüp daha sonra küveti iyice temizlemelisiniz.
İştahsızlık
Ona
vereceğiniz salataya alışması için zaman tanımalısınız.
Yemeklere çekinerek bakacak, bazen alışması haftalar alacaktır.
İguananın iştahının en açık olduğu saatler sabah uyandıktan
hemen sonrasıdır. Bu yüzden sabah onunla birlikte uyanıp taze
salatasını önüne koymayı ihmal etmeyin. Günün ilerleyen
saatlerinde yeşilliklerden verin. İştahsızlığın sebebi
kabızlık, MBD veya başka bir hastalık olabilir. Dışkısını
yapmıyorsa ona ılıktan biraz sıcak bir banyo yaptırın. Suyun
içindeyken yumuşak hareketlerle karnını ovun. 24 saat içinde
dışkısını yapmıyorsa bir veterinere götürmelisiniz.
Bağırsaklarını tıkayan bir madde veya başka bir sorun olabilir.
TERBİYE
VE BİRLİKTELİK
Eğer
iguananızla birlikte on yıllar geçirmek niyetindeyseniz bazı
şeyleri hatırınızdan çıkarmamalısınız. İguanalar
evcilleştirilmiş canlılar değildir. Sıcak kanlı canlılar gibi
bazı numaralar yapmayı öğrenemezler. İguana çiftliklerinde
yavru iguanalar paketlenip kaldırılırken onlara pek nazik
davranılmaz. Zaten korkmuş olan yavrular stresten hastalanır.
İguanaların içgüdüleri onlara insanlardan korkmaları
gerektiğini söyler çünkü bulundukları yerde onlar insanlar için
bir yemektir. İguananızı ne kadar terbiye ederseniz edin daima
vahşi bir canlı olarak kalacaktır. Ürktüğünde veya köşeye
sıkıştırıldığında refleks devreye girecek ve savaşmaya
başlayacaktır. Korktuğunda ilk önce vücudunu size yan döner,
karnını şişirir, başını yukarı kaldırır ve gerdanını
sarkıtır. Bu harekete gövde gösterisi diyebilirsiniz. Beraberinde
ağzını açabilir ve tıslamaya başlayabilir. İşe yaramazsa,
kurtulana kadar kıvranmaya ve yuvarlanmaya başlayacaktır.
Kuyruğuyla kırbaçlayacak, tırnaklarıyla çizecektir. Eğer bu da
işe yaramazsa ısırmaya çalışır.
Çok
iyi terbiye edilmiş bir iguana bile canı yandığında veya
korkutuğunda bu sayılanları yapabilir. Aslına bakarsanız
iguanaların sebep olduğu en kötü yaralanmalara, o ana dek tamamen
uysal davranan en sosyal iguanalar yol açmıştır.
Bu
sebeple iguananızı çok iyi anlamanız, yaralanmamak için onu
evcilleştirmekten daha çok işinize yarayacaktır. Şunu
unutmayınız ki iguanalar kötü huylu canlılar değildir ve sizden
nefret etmezler. Sadece korkar ve kendilerini korumaya çalışırlar.
Daha
önce hiç terbiye edilmemiş bir iguana insanla her temasında
strese girer. Her defasında bakıcısından kaçar. Isırılmaktan
korkan bakıcılar ise kalın eldivenler giyerek hem iguananın
stresini arttırır hem de hayvanı ne kadar sıktığını
anlayamadığı için kemiklerine zarar verebilir. Kemikleri kırılan
iguanalar fazlasıyla vahşileşebilir. Bu vakaların çoğu,
iguananın yanına sadece yemek ve su vermek için gidildiğinde,
fazlasıyla yalnız bırakıldığında, soğuk ve karanlık yerlerde
beslendiğinde olur. İguananızla iyi bir bağ kurmanın bedeli
deride biraz sıyrık, biraz uykusuzluk ve biraz da ümitsizlik
olacaktır.
Bazıları
sadece yemeğini ve suyunu verip iguanayı yalnız bırakarak onun
evcilleşeceğini düşünür ama çoğu durumda bu gerçekleşmez.
En doğrusu proaktif terbiye yöntemidir. Bu yöntemde hayvan ve
bakıcısı konuşmadan iletişim kurabilecek şekilde birbirlerine
gösterdikleri tepkileri değiştirmeyi öğrenirler. Bazı iguanalar
daha kısa sürede sosyalleşir. Sosyalleşmiş bir iguana yemeğini,
suyunu vermenizden, kafesini temizlemenizden rahatsız olmaz.
Kucaklanmak onu ürkütmez, omzunun ve başının okşanmasından
rahatsız olmaz. Stres yüzünden renk değiştirmez, gri, siyah,
kahverengiye dönmez. Tam tersine mutlu ve hoşnut olduğunda yeşil
rengi parlar. Buna “mutluluk rengi” de diyebilirsiniz. İguananın
okşanmaktan hoşlandığını, başını hafifçe yukarı
kaldırmasından anlayabilirsiniz. Bu sayede başına, omzuna veya
neresine istiyorsa o kısma ilgi gösterirsiniz. Kucağınıza
çıkabilir, nefesini kulağınıza verebilir, hatta okşanmak
istediğinde başını başınıza sürtebilir. Veterinere giderken
kutuya konmak hoşuna gitmeyebilir ama içine girdikten sonra rahat
durur. İguana ile böylesi bir yakınlaşma 6-9 ay arasında bir
süre alır.
Eve
yeni gelen iguananın sizden korkması, kendini daha büyük
göstermek için kendini şişirmesi, kuyruğunu savurması
normaldir. Bunları sizi korkutmak için yapar. İşe yaramadığını
görürse kaçmaya çalışır. Onu elinize almaya çalışır,
kıvrandığında veya sizi tırmaladığında bırakırsanız
kazandığını düşünür. Bir sonraki denemede aynı davranışları
daha da cüretkar gösterir. Bu defa siz onu yemeye çalışan bir
yırtıcı değil, kaybeden taraf olursunuz. İguana besleyenlerin bu
sebeple hayvanı eline almaya veya onu terbiye etmeye başlamadan
önce kendini terbiye etmesi gerekir. Siz ne kadar kendinizden emin
ve sakin olursanız hayvan da o kadar sakin olacaktır. Onun canını
acıtmama veya kendinize zarar vermeme içgüdünüzle savaşmayı
öğrenmelisiniz.
Ona
ilk birkaç gün yeni evine alışması için zaman tanıyın. Sonra
onunla hem yumuşak bir sesle hem de kendi sesinizle konuşmaya
başlayın. Yuvasının yanında zaman geçirin. Bu sayede sizi,
sesinizi ve kokunuzu tanır. Eğer ona ayıracak vaktiniz yoksa,
yeşil iguana size göre bir canlı değil demektir.
Iguanaların
hayatında bir hiyerarşi vardır. Doğada en üstte en güçlü
iguana yer alır. Evdeyse onunla ilgilenen, yemeğini suyunu veren
kişi Alfa poziyonundadır. Beta canlı iguananız olur. Sizden hemen
sonra gelir. Evde başka evcil hayvalar varsa Gamma rolünü alırlar.
En altta ise evin diğer fertleri yer alır ve iguananın onlardan
nefret ettiğine yemin edebilirler. Alfa bazı zamanlar iguanayı
emanet edip gitmek zorunda kalırsa bu hiyerarşi hem iguana hem de
ona bakan ikinci kişi için stres yaratabilir. Özellikle de iguana
yuvasını dışkıya buluyorsa. Bu sebeple evden ikinci bir kişinin
de iguananın bakımıyla en baştan itibaren ilgilenmesi ve kendine
alıştırması iyi olur.
İguanayı
kucaklarken, ona yukardan değil, kuyruğundan değil, yandan
yaklaşın. Doğadaki yırtıcalar onlara tepeden saldırdığından,
yukarıdan yaklaşan elinizi bir yırtıcı zannedecek ve paniğe
kapılacaktır. Bir elinizi pelvisin altına koyun, sonra diğer
elinizi göğsünün altına yerleştirip, kepçeyle alır gibi alın.
Bu şekilde hem o kendini daha rahat hisseder hem de siz kırbaç
yememiş olursunuz. Bacaklarınızı kolunuzdan aşağı sarkıtır,
kuyruğu kolunuzla göğsünüz arasında kalır. İşaret
parmağınızla orta parmağınız arasına boynunu alırsınız.
Daha sonra boşta kalan elinizle sırtını sevebilirsiniz.
Kollarınızda
oluşan çiziklerinden korunmak için futbolcu çoraplarının parmak
ucunu kesip kolunuza geçirebilirsiniz (beyaz renk tercih edin, diğer
renkleri kızışma dönemindeki başka iguanalara benzetebilir).
Tırnaklarını kesmek için veterinerden, iguana sahibi başka
birinden yardım isteyin veya bunu nasıl yapacağınızı öğrenin.
Onu elinize aldıktan sonra makasa alışması için biraz zaman
tanıyın. Gösterin, hatta onu makasla sevin. Sonra tırnaklarını
kesermiş gibi havayı kesin. Tırnakların sadece ucunu (boş olan
sivri kısmını) kesmelisiniz, yoksa içinden geçen sinirleri
kesebilirsiniz. Elinize aldıktan sonra sakinleşmesi için bir süre
yukarıda tutabilirsiniz. Yukarıda olduğunda kendini güvende
hissedecek ve kıpırdanması azalacaktır. Daha sonra onunla konuşun
ve yavaş yavaş göz hizanıza veya daha aşağıya indirin.
Başparmaklarınızla karnını destekleyin, arka ayakları
kolunuzdan destek alsın, diğer parmaklarınızla sırtını
kavrayın. Gözgöze geldiğinizde onunla biraz konuşun ama sizi
ısıramayacağı bir mesafede tutun.
Tıslaması,
kırbaçlaması, tırmalaması veya ısırmasına yenik düşer onu
bırakırsanız pısırık olduğunuzu düşünecek ve her seferinde
sizi alt edecektir. Onu ilk başta ele almadan önce kaçıp altına
saklanabileceği yerleri kapatın, etraftaki mobilyaları çekin.
Kaçarsa pes etmeyin. Elinize aldığınızda ne canını acıtacak
kadar çok sıkmalı ne de kaçabileceği kadar gevşek
bırakmalısınız. İki elinizle tutun. Timsah gibi dönmeye
başlarsa izin verin ve diğer elinizle yeniden doğru pozisyona
getirin. Isırırsa elinizi birden geri çekmeyin, daha çok
yaralanmanıza sebep olur. Onun bırakmasını bekleyin. Ama onu yere
bırakacağınız zamanı o değil, siz belirleyeceksiniz. Bunu
anlamasını sağlayın. Kıpırdanmayı kesip rahat durduğunda onu
bırakabilirsiniz. Alfa olduğunuzu bu şekilde anlayacaktır.
Bir
süre sonra onu elinize aldığınız zamanları daha ilginç hale
getirebilirsiniz. Mesela birlikte evin içinde bir yürüyüş
yapabilir, onu mutfağa götürüp sevdiği yeşilliklerden
verebilirsiniz. Sizinle birlikte dolaşırken kıvranmayı bırakıp
etrafı gözlemlemeye başlayacaktır. Onu okşayıp yumuşak bir
sesle ismini söyleyin. Bu temas zamanla ikiniz için de daha huzurlu
bir hal alacaktır.
İguanalar
akıllı canlılardır. İsimlerini, “kaka”, “banyo”, “araba”
gibi kelimeleri öğrenirler. Her yanına gittiğinizde onu her
sevdiğinizde ismini söyleyin.
İguanalar
yırtıcılardan kaçarken kuyruklarını bırakabilirler. Onları
yakalamaya çalışan çocuklardan kaçarken aynını yapmaması
için, küçükten itibaren kuyruğuna dokunmaya onu alıştırın.
Yavaş yavaş okşayarak başlayın.
İguanalar
yeni şeyler keşfetmeyi, evin farklı yerlerini görmeyi sever.
Zamanla onu evde serbest dolaşması için bırakabilirsiniz.
Evinizde yüksek risk taşıyan bireyler varsa veya gelecek 10 yıl
içinde bebek yapmayı düşünüyorsanız hijyen kurallarını iyi
öğrenmelisiniz. İguananın evin bazı kısımlarına girmesine
izin vermeyebilirsiniz. Lütfen iguanaların taşıdığı Salmonella
ile ilgili araştırma yapın ve iguana besleyip besleyemeyeceğinize
karar verin. İguanalar Salmonella sebebiyle hastalanmasa da
bağırsaklarında bulunur ve bunu dışkı yoluyla atarlar.
Salmonella kurumuş dışkıda da yaşayabilir. Dışkısına basan
veya değen bir iguanayı tuttuktan sonra ellerinizi yıkamazsanız,
size bulaşabilir. İguanalar yüzünden hastalanan insan sayısı
yok denecek kadar az olmakla birlikte göz ardı edemeyeceğiniz bir
faktördür. Yine de hijyen kurallarına uyulduğunda korkulacak bir
durum yoktur.
İguanalar
bazen yalnız kalmak için evin bir köşesine çekilebilirler. Evde
dolaşmasına izin verdiğiniz bir iguananız varsa arayıp bulun ama
yakalamayın. Onunla konuşun. Orada olduğunu bildiğinizi ve buna
izin verdiğinizi anlasın. Bir süre sonra sizden saklanmak yerine
güneşlenmeyi tercih edecektir. Saklanma süresi uzuyorsa bir sorunu
vardır, onu neyin strese soktuğunu anlamaya çalışın.
İguanalar
sessiz canlılar olduklarından strese girdiklerini veya
hastalandıklarını anlamak zordur. Ama onlar da hastlandıklarında
acı çeker, bunu unutmayın. Son derece sağlıklı görünse de
dışkısını 6 ayda bir veterinere götürüp, parazit kontrolü
yaptırın. Bu kontroller maliyetli değildir. En önemli sağlık
sorunlarından biri de susuzluktur. Bacak derisini hafifçe çekip
kontrol edebilirsiniz. Eğer derisi bir süre çektiğiniz haliyle
kalıyorsa iguana susuzluk çekiyor demektir. Verdiğiniz yemeği
iyice ıslatın, su kabının içine sevdiği meyvelerden koyup su
içmeye özendirin ve yeşil yapraklı sebzelerden bolca verin.
Kafesinin nemine her zamankinden çok önem verin.
Bazı
iguanalarla ortak bir yaşam kurmak burada anlatılanlardan daha
kolay olabilir. Mesela ben, dişi bir iguanayı 1 ay içinde kendime
alıştırabildim. 2 ay sonra ona dokunmama izin veriyor, elimden
yiyordu. Onu o kadar çok sevdim ki, asıl sahibine geri verdiğimde
giden kafesinin boş bıraktığı yere bakamadım ve diğer iguana
sahipleri için bu bilgileri çevirip paylaşmaya karar verdim.
Evinizdeki
küçük yeşil dostunuza selamlarımla.
çok faydalı oldu yorumlarınız çok teşekkürler elinize sağlık, fakat stres konusunda ne yaparsak yapalım başarılı olamıyoruz biz,benimle direkt temas kurana kadar sürekli panik halinde, fakat temastan sonra sakinleşiyor, bununla alakalı bir görüşünüz var mıdır acaba ?
YanıtlaSilSizin yanınızda veya kucağınızda sakinleşmesi güzel bir işaret. Demek siz yokken kendini tehlikede hissediyor bunun sebebini ancak siz bulabilirsiniz. Belki aşağıdaki önerilerimin yardımı dokunur.
SilDeri değiştirme döneminde ne yaparsanız yapın gergin olacaktır. O dönemde üstüne gitmeyin.
SilMerhaba, bazı iguanaların stresten çıkması uzun sürüyor, size gelmeden önce hangi koşullarda yaşadığını bilemiyorum. Eğer evinize yeni geldiyse size alışması ve sesinizi tanıması içinb iraz zaman tanıyın. Yuvasının en yüksek yerine çıktığında insanlardan daha yukarıda durmalı, bu stresini azaltır, yüksekte olmak ister. Yuvası yeterince büyük olmalı, dar alanlar stresini arttırır, bir de 12 saatlik döngüye mutlaka uymalısınız. Benim iguanamın yemyeşil renge dönüp sakinleşmesi 1 ay sürdü ama yavruydu, daha büyükse önceki stresini atlatması daha uzun zaman alabilir. Evde çok uuzn süreler yalnız kalıyorsa evdeki insanlara alışması uzun sürer. Evde kim daha çok kalıyorsa bakımını o yapmalı, yemeğini o vermeli. Kendince bir hiyerarşi kuruyor, sıralamanın altında kalan insanlara karşı toleransı pek olmaz. Durduğu yerde kuş sesleri duyuyorsa, etrafta kedi varsa veya gece uyurken sürekli televizyon sesi geliyorsa stresi dinmez. Yırtıcılar peşinde zanneder. Banyo yapınca çok rahatlar. Ilıktan daha sıcak bir küvette yüzdürün. İçine dışkısını yapacaktır sonradan dezenfekte etmeniz gerekir. Umarım bunlar yardımcı olur.
YanıtlaSilKimse bu kadar detaylı bilgi bilmiyor. Elinize sağlık.
YanıtlaSil